Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi açıklandı
Ocak 2011

Hükümetten 72 eylemli sanayi stratejisi                 

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca hazırlanan, AB müzakere sürecindeki “işletmeler ve sanayi politikası” faslının kapanış kriterleri arasında yer alan “Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi ve Eylem Planı 2011-2014” Ocak ayı başında Çırağan Sarayı’nda yapılna bir toplantı ile açıklandı. Dünyadaki, AB’deki ve Türkiye’deki gelişmelerin analizlerine dayanan, katılımcı bir yaklaşımla tasarlanan Türkiye'nin yeni sanayi stratejisi, belirlenmiş uzun vadeli vizyon, genel amaç ve stratejik hedefler doğrultusunda sanayinin ve sektörlerin rekabet gücünü artırmak üzere yapısal dönüşümü yönlendirmeye ve desteklemeye katkı verecek.  

Sanayi stratejisi AB’deki sanayi politikası yaklaşımlarıyla uyumlu, Türk sanayisinin güçlü ve zayıf yönleriyle sahip olduğu fırsatlar ve karşı karşıya kaldığı tehditler sonucu oluşturulan bir politika çerçevesini içeriyor. Sanayi stratejisinin vizyonu, “orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya’nın üretim üssü olmak” diye belirlendi. Belgeye göre,

  • Şirket kuruluşu ve işyeri açma işlemleri kolaylaştırılacak, 
  • Gelir vergisi sistemi yeniden düzenlenecek. 
  • KOBİ’lere pazarlama ve ihracat kapasitesini artırmaya yönelik destekler verilecek. 
  • Sürdürülebilir ihracat artışını sağlamak amacıyla; yenilikçi fikirler ve Ar-Ge’ye dayalı, katmadeğeri yüksek, markalı ürün ve hizmetlerin üretim ve pazarlama süreçleri desteklenecek. 
  • Özel sektör ve kamu sektörü tarafından yürütülen Ar-Ge faaliyetlerinin artırılması desteklenecek. 
  • Alternatif enerji kaynaklarına dayalı ürünlerin sanayide kullanımı ve teknik altyapısının    geliştirilmesi ve ticari ürünlere dönüştürülmesi amacıyla çalışmalar yürütülecek.
     

Strateji belgesinin tanıtım toplantısında, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ömer Cihad Vardan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral ve çok sayıda sanayici yer aldı. 

Toplantıda açıklanan Strateji Belgesi, yatay sanayi politikası alanları, piyasaların etkin işleyişini sağlamaya, yatırım ve iş yapma ortamını firmalar için geliştirmeye ve cazip hale getirmeye yönelik çerçeve unsurları içeriyor. Bu kapsamda tüm firmaların rekabet gücünü etkileyen ve farklı kurumlar arasında koordinasyon gereğini ön plana çıkartan, işgücünün niteliğini yükseltecek, finansmana erişimi kolaylaştıracak, yenilikçilik kapasitesini geliştirecek, girdi maliyetlerini düşürecek, çevreye duyarlılığı artıracak yatay politikalar uygulanacak. 

Sektörel politikalar kapsamında “bilgi ve teknoloji”, “rekabet”, “yasal düzenlemeler”, “çevre ve enerji”, “dış rekabet edebilirlik ve ticaret” ile “istihdam ve coğrafi boyut” alanlarında iyileştirmeler yapılarak sektörlerin rekabet gücünün artırılması hedefleniyor. Sanayi stratejisi, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda, kamu ve özel sektör işbirliğiyle uygulanacak, izlenecek ve değerlendirilecek. 

Türkiye ekonomisinin mevcut durumu, dış konjonktür de dikkate alınarak değerlendirilen belgede, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın öncülüğünde gerçekleştirilen ve ilgili tüm paydaşların katılımıyla belirlenen Türkiye’nin sanayi vizyonu anlatılıyor. Stratejinin temel bileşenlerine yer verilen belgede, temel ve yatay sanayi politikası alanları ele alınıyor. Sektörel sanayi politikası alanlarının irdelendiği belgede, uygulama, izleme ve koordinasyon mekanizmasına değiniliyor. 

7 ana sektör gözden geçirilecek

Sektörel sanayi politikası kapsamında ise ana sektörler olarak otomotiv, makine, beyaz eşya, elektronik, tekstil ve hazır giyim, gıda ve demir-çelik sektörleri ele alındı. 

Buna göre otomotiv sektöründe önümüzdeki dönemde vergi mevzuatının ve oranlarının Avrupa Birliği ile uyumlu hale getirilmesi, proje ve Ar-Ge teşviklerine yönelik düzenlemelerin sektör ihtiyaçlarına göre gözden geçirilmesi öngörülüyor. Ayrıca, ikinci el araç ithalatı ve ortak gümrük tarifesi gibi dış ticaretle ilgili konularda çözümlerin geliştirilmesi ana politikalar olarak benimseniyor. 

Makine sektöründe ise önümüzdeki dönemde sektör için tasarım potansiyelinin artırılması, finansman maliyetlerini düşürücü modeller geliştirilmesi, ortak tedarik sisteminin oluşturulmasına yönelik politikalar uygulanacak. 

Beyaz eşya sektörünün rekabet gücünü artırmak için ürün kalitesinin artırılması, Ar-Ge teknikleri ile yeni ürünler tasarlanması, finansman maliyetlerini düşürücü modeller geliştirilmesi, enerji sarfiyatı düşük ve düşük maliyetli ürünler tasarlanması, hedefleniyor. 

Tekstil sektöründeki emek yoğun faaliyetlerin Türkiye’nin batısından doğu illerine taşınmasının teşvik edilmesi, ayrıca İstanbul ve İzmir’in Türkiye genelindeki tekstil hazır giyim kümelenmesi için tasarım moda ve finansman merkezi olması öngörülüyor. 

Gıda sektöründe, firmaların yenilikçilik kapasitelerinin geliştirilmesi, gıda güvenliğini artıracak etkin denetimin sağlanması, tarım ve gıda işletmelerinin modernizasyonuna ve hijyen koşullarının iyileştirilmesine yönelik planlar hazırlanması, kayıt dışılığın azaltılması, dış piyasalarla etkin rekabet için maliyetlerin düşürülmesi amacıyla tarımsal destek politikalarında değişiklik yapılması öncelikli politikalar olarak belirlendi. 

Elektronik sektörünün yeni teknolojilere adaptasyonu ve uygulama alanlarının genişletilmesi için çalışmaların yoğunlaştırılması, yeni malzemelerin geliştirilmesi, sektörü etkileyen kurumsal mali altyapının yeniden gözden geçirilmesi ile tüketicinin artan kalite talebine yönelik ürünlerin geliştirilmesi planlanan politikalar arasında öne çıkanlar olarak yer aldı. 

Demir çelik sektöründe ise işgücü maliyeti açısından avantaja sahip olan sektörün enerji ve girdi maliyetleri açısından yeterince iyi durumda olmadığına dikkat çekildi.

Üye Girişi